İsrail'in 17 yıldır karadan, denizden ve havadan abluka altındaki tuttuğu ve sahilden de ancak tayin ettiği sınırlar dahilinde avlanılmasına izin verdiği Gazze Şeridi'nde balıkçılık, bölgenin temel geçim kaynaklarından birisini oluşturuyor.
İsrail güçleri, yıllardır hareket imkanını neredeyse sıfıra indirdiği bölgeye 7 Ekim'den bu yana da havadan, karadan ve denizden saldırılar düzenliyor.
Yıkım ve enkaz ile bombardımanın gölgesinde hayatta kalmaya çalışan Filistinliler, tehlikeli de olsa ailelerine bir parça yiyecek bulabilmek için hayatlarını tehlikeye atarak avlanmaya çıktıklarını ifade ediyor.
Gazze Şeridi'nin orta kesimlerindeki Deyr el-Belah Kampı'ndan Ebu Tamir Fayyad, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik ablukasından bu yana, 17 yıldır devam eden sıkıntıların 7 Ekim'deki saldırılarla daha da arttığını anlattı.
Fayyad, "İsrail saldırıları 70 gündür devam ediyor; savaş ve yıkım makinesi bir an olsun durmadı. Balıkçıların yaşam koşulları zor, ihtiyaçları çok. İşimizi yapmazsak ihtiyaçlarımızı nasıl temin edeceğiz?" diye konuştu.
Oğluyla birlikte sahile balık tutmaya gelen Fayyad, "Balıkçılar hedef alınma tehlikesine rağmen İsrail saldırılarından ve bunun sonucunda ortaya çıkan maddi, sosyal ve psikolojik baskılardan denize sığınıyor." dedi.
Abluka nedeniyle yıllardır Filistinli balıkçıların sıkıntılara maruz kaldığını hatırlatan Feyyad, "İsrail hücumbotları Gazze Şeridi'nin herhangi yerindeki balıkçıları ve balıkçı teknelerini dur durak bilmeden hedef alıyor." ifadesini kullandı.
"Hayatlarını tehlikeye atıyorlar"
Filistinli Hasan Hacı ise İsrail'in devam eden saldırıları karşısında balıkçıların maruz kaldığı şartları "felaket" şeklinde nitelendirdi.
Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Eş-Şatı Mülteci Kampı'ndan Deyr Belah'a zorla göç etmek zorunda bırakılan kırklı yaşlardaki Hacı, "Şu anda balıkçılık yapan herkes, İsrail savaş gemileri tarafından hedef alınma tehdidine karşı, hayatını tehlikeye atıyor." diye konuştu.
Hacı, birkaç gün önce İsrail hücumbotlarının, iptidai bir teknede avlanmakta olan El-Mesarıi ailesinden bir balıkçıyı hedef alarak öldürdüğünü hatırlattı.
Balıkçıların, basit yapımlı tekne, ağ ya da oltayla denize inerek maişetini aradığını kaydeden Hacı, İsrail askerlerinin ise Gazze, Deyr Belah, Han Yunus, Refah limanları ile balıkçı teknelerine saldırdığını belirtti.
Hacı, bu şartlar altında çok az balık avlanabildiğini; yakaladıkları balıkların Gazze Şeridi'nin orta ve güney kesiminde zorla yerinden edilmiş Filistinliler için oldukça yetersiz olduğunu dile getirdi.
Balık fiyatlarının da fahiş miktarda arttığına işaret eden Hacı, yine de kıt miktardaki diğer gıdaların fiyatlarına göre nispeten daha alınabilir durumda olduğunu anlattı.
Hacı, "Arapların ve uluslararası sessizliğin ortasında Gazze Şeridi sakinlerine karşı yapılanlar organize suçtur." dedi.
"Aileler yok oluyor"
Yirmili yaşlardaki Filistinli balıkçı Said Ebu Havli ise İsrail tarafından sürekli şekilde ateşe ve takibe maruz kaldıklarını, denize açılan teknelerin hedef alındığını aktararak, "Filistinli balıkçılar, kimsenin istemeyeceği bir durumda. İşgal güçleri, balıkçı teknelerini tahrip ederek ve balıkçıların denize girişini engelleyerek çok sayıda aileyi yok etti." şeklinde konuştu.
17 yıldır abluka altındaki Gazze'nin trajedisi
Gazze'deki Filistinli Balıkçılar Sendikası Başkanı Nizar Ayyaş ise "İşgal güçleri 17 senedir hedef alarak, gözaltına alarak, takip ederek balıkçılarla savaşıyor. Ancak bu durum halihazırdaki saldırılarla ortaya çıktı." ifadesini kullandı.
Ayyaş, uluslararası ve Arap toplumunun İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik saldırıları karşısında sessiz kalmasına şaşırdığını dile getirerek, "Balıkçılar dahil olmak üzere halkımıza karşı işlenen tüm suçlar yeterli değil mi?" sorusunu yöneltti.
İsrail güçlerinin saldırılarını durdurmak, kuşatmayı kaldırmak, balıkçılık sektöründe yok edilenleri yeniden tesis edebilmek için ivedilikle harekete geçilmesi çağrısında bulunan Ayyaş, balıkçıların hasarlı tekneyi bile onaramayacak durumda olduklarını aktardı.
Ayyaş, İsrail'in yıllardır, irili ufaklı 1500'e yakın balıkçı teknesinin yer aldığı balıkçılık sektörünün işleyişi için gerekli temel malzeme ve ekipmanların girişini engellediğini sözlerine ekledi.
İsrail'in farklı gerekçelerle bölgeye uyguladığı kısıtlamalar nedeniyle Gazze'de avlanan balık miktarı günden güne eksilir oldu.
İsrail'in "İkinci İntifada" nedeniyle balıkçılık sektörüne 2000 sonrası getirdiği kısıtlamalardan önce Gazze Şeridi'nde yıllık yaklaşık 4 bin ton balık avlanıyordu. İsrail'in 7 Ekim'deki saldırılarından önce ise yıllık yakalanan balık miktarı 2 bin 800 tondu.
