Depremden en ağır zararı gören alanların başında tarım sektörünün geldiğini ifade eden Yıldırım Kara, Hatay’da çiftçilerin ekonomik güçlükler nedeniyle ürünlerini ekemez ve geçimlerini sağlayamaz duruma geldiğini dile getirdi. Bu sorunun en temel sebeplerinden birinin kullanılan enerjideki kritik fiyat artışı olduğunu vurgulayan Yıldırım Kara, “Arazilerin sulanması, çoğu bölgede derin kuyulardan su çekilerek yapılıyor; 100 dönüm arazinin sulanması 200 ile 250 bin TL’yi civarında seyrediyor. Hatay çiftçisinin sadece arazisini sulamak için vermesi gereken miktar bu” tespitini dile getirdi.
‘Trafo boşta kaybı’ faturası
Sondaj ve kuyu çalışmaları esnasında denetlenmeyen enerji faturalarının bedelinin akıl almaz ek maliyet yarattığının altını çizen, Yıldırım Kara, bunun yanı sıra enerji şirketlerinin anlaşılması güç fatura politikaları, tüm bu artan maliyetlerle çiftçilerimizin yükünü daha da ağırlaştırdığını söyledi. Bu konuda ilginç bir örnek de veren Yıldırım Kara, “Bir çiftçimiz, kullanmadığı bir dönem için bile kendisine iki fatura kesildiğini ve bu faturalarda trafo boşta kaybı adı altında ödenmesi gereken kullanılmamış enerji bedellerinin talep edildiğini belirtiyor” dedi.
Bu ihmaller ve yaşanan sıkıntılar yüzünden mısır, buğday, meyve ve sebze gibi ürünlerimiz Hatay’ın 40-45 derecelik kavurucu sıcaklarında zarar gördüğünü dile getiren CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, ürünler tarlada yanarken, büyük ölçüde ürün kaybı ve ekonomik zarar meydana gelirken, dışarıdan milyonlarca lira değerinde tarım ürünü ithal edilmeye devam edildiğini kaydetti.
