CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, İskenderun’daki TOKİ Konutlarında meydana gelen zehirlenme olaylarına ilişkin yaptığı değerlendirmede “Bu olayda da hem yapım sürecindeki ihmallerin hem de sonrasında şirketlerin yetki alanlarındaki belirsizliğin bir aileyi yok ettiğini görüyoruz. Ortada iki şirket var: Birisi gazın dağıtılmasından, diğeri de bina içi tesisatın çalıştırılmasından sorumlu. Enkazdan kurtulanlar, karbonmonoksit kurbanı oldular” dedi.
İskenderun’a bağlı Cebike Mahallesi’nde inşa edilen TOKİ konutlarında yaşanan zehirlenme olaylarına dikkat çeken Kara, “İlk zehirlenme olayı, 12 Aralık günü meydana geldi. Karbonmonoksit salınımı gerçekleşmesi sonucunda İsmail Ege, Yiğit Efe, Elif Bilge ve Kader Kökçü hayatını kaybetti. 24 yurttaşımız da hastaneye kaldırıldı. Bunun ardından, 5 Ocak günü, aynı TOKİ konutlarında yeni bir zehirlenme vakası meydana geldi, bir yurttaşımız hastaneye kaldırıldı” bilgisini verdi.
Yıldırım Kara şöyle devam etti: “Vaat edilen, bir yıl içerisinde, 319 bin konut yapılacağıydı. Ancak bize, deyim yerindeyse, adı konmamış bir ikilem sunuldu: Ya konutlar hızlı ama standartlara uygun olmayan biçimde yapılacak ya da inşaat süreci yavaş işleyecekti. 24 ayın sonunda, bu yaklaşımın sonuçlarını görüyoruz. Sadece Hatay’da 158 bin hak sahibi var, ama teslim edilen konut sayısı, bir buçuk yılın sonunda 32 bin 110.”
BİR AİLEYİ YOK ETTİLER
Yapılan konutlarda işçilik, malzeme, sıhhi tesisat, asansör, altyapı konusunda sorunlar olduğunu dile getiren Yıldırım Kara, “Bu olayda da hem yapım sürecindeki ihmallerin hem de sonrasında şirketlerin yetki alanlarındaki belirsizliğin bir aileyi yok ettiğini görüyoruz. Ortada iki şirket var: Birisi gazın dağıtılmasından, diğeri de bina içi tesisatın çalıştırılmasından sorumlu. Bu facianın, iki şirketin de sorumluluklarını yerine getirmemesinden kaynaklandığını görüyoruz. Hazırlanan rapora göre binadaki kazanın ön koruma kapağının açık, yoğuşma kabının kırık olduğu; karbonmonoksit gazının baca ve havalandırma yoluyla dairelere yayıldığı anlaşılmıştır. Gaz tesisatını yapan firmanın gaz dağıtım şirketine başvurması, bu esnada bir belge vermiş olması gerekirken bu başvurunun belgesi ortada yok. Dağıtıcı firmanın, doğal gaz firmasının talep etmesi üzerine gelip sistemi çalışmaya hazır hale getirmesi ve bu esnada cihazların uygunluk durumunu kontrol etmesi gerekiyor. Baca montajı yapan firmanın da gaz dağıtım firmasına vermiş olması gereken belge de bulunamadı. Enkazdan kurtulanlar, karbon monoksit kurbanı oldular” dedi.