Siyaset

Hatay’da ‘ÇED gerekli değildir’ kararları soru önergesine dönüştü

CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara, Hatay’da geçtiğimiz mayıs ayından  buna sayısı 25’leri bulan taşocağı ve maden ocakları için ‘ÇED Gerekli Değildir’ kararı çıktığını söyledi. Yıldırım Kara, bu uygulama ile ilgili soru önergesi verdi.

Bakanlığa vermiş olduğu soru önergesi ile ilgili yazılı açıklaması yapan Yıldırım Kara, Hatay’ın eski günlerine dönebilmesi için doğasına sahip çıkılması gerektiğini hatırlattı. Yıldırım Kara, “Konut yapımı için bu yıl oldukça iyi hasat veren, yurttaşımızın çoğu zaman tek geçim kaynağı olan zeytinlikler habersiz bir şekilde sökülüyor, yine gündüz saatlerinde hafta sonu kirletici tesislerin yapımı için patlatma faaliyetleri gerçekleştiriliyor. Hatay’ımızın kalkınması için zeytinliklerden bereketli tarım arazilerine, doğal güzelliklerden su kaynaklarına, tarihi zenginliklere kadar her unsuru dikkatle korunup iyileştirilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, yıllar boyu yanı başımızda bulunan, ata mirası doğal varlıklarımızı yine bir yıkımla karşı karşıya kalacak. İktidar, bunun hem Hatay halkına hem de çevremize telafisi mümkün olmayan zararlar vereceğini farkına varmalıdır” dedi.

İktidarın, depremi gerekçe göstererek ‘asfalt, beton, taş ocağı ihtiyacımız var’ gerekçesiyle bu kararları aldığını dile getiren Yıldırım Kara, “Ancak ekosistem, insan ve canlı yaşamı ne olacak? 5-10 yıl sonra yaşanacak ölümlerden, kanser vakalarından, partiküllerin ciğerlere nüfuz etmesi sonucu doğacak sağlık problemlerinden kim sorumlu tutulacak? Hangi kamu personeli, hangi kamu kuruluşu, hangi yönetici bu sorumluluğu üstlenecek?” ifadelerini kullandı.

‘Halka Katılım Toplantıları’ yapılmadan alınan kararların adeta bir kuşatma gibi olduğunu dile getiren Yıldırım Kara, “Bu tesisler, genellikle yoğun çevre kirliliğine yol açan taş ocağı, kalker, karma-eleme, cüruf geri kazanım ve hazır beton santrali gibi işletmeler. Bu faaliyetler, çevrede yaşayan yurttaşlarımızı tozdan dolayı pencerelerini açamaz hale getiriyor, su kaynaklarını ve toprakları geri dönülemez şekilde kirletiyor” dedi. CHP’li Yıldırım Kara soru önergesi ile şunları yöneltti:

1) 6 Şubat Depremlerinden bu zamana kadar Hatay İli’nde,“ÇED Gerekli Değildir” kararı verilerek kaç taş ocağı ve maden tesisine izin verilmiştir?

2) Tesis açılımı için gerçekleştirilen patlatmaların gündüz-haftasonu gibi insanların günlük yaşamına direkt etki edebilecek zaman aralıklarında yapılıyor olması can ve mal güvenliğini tehdit ettiğinden söz konusu olan ocaklarda bu patlatma faaliyetleri denetlenmiş midir? Denetlenmiş ise cezai müeyyide uygulanmış mıdır?

3) Tesislere yakın yerleşim alanlarında yapılan patlatmalar sonrası yaşanan toz bulutlarından ve hava kirliliğinden kaynaklı halk sağlığı sorunlarının, sağlık etki maliyetlerinin faturasını kim ödeyecektir?