ATEM Başkanı Hakan Akçam, konut satışlarının bir süredir düşüşte olduğunu ifade etti. Konut satışındaki düşüşün en önemli nedeninin bankaların faiz oranlarının yüksek olmasından kaynaklandığına dikkat çeken Akçam, “Önümüzdeki aylarda Merkez Bankası’nın faizi düşüreceği ekonomistler tarafından ifade ediliyor. Faizler düştüğü takdirde ev almak için de en doğru zamanın başlayacağı anlamına gelir” diye konuştu.
FAİZ ORANLARI KONUT SATIŞLARINI DOĞRUDAN ETKİLİYOR
Temmuz ayı ipotekli satış oranlarına değinen Akçam, “TÜİK’in verilerine göre Türkiye genelinde ipotekli konut satışları Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 20,9 azalış göstererek 11 bin 496 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 9 olarak gerçekleşti. Ocak-Temmuz döneminde gerçekleşen ipotekli konut satışları ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 53,8 azalışla 62 bin 911 oldu. Bu oranlardan da anlaşıldığı üzere bankaların faiz politikaları konut satışlarını direkt etkiliyor” dedi.
FAİZ ORANLARININ ESKİ SEYRİNE DÖNMESİNİ BEKLİYORUZ
TÜİK’in kendi verilerinden de yola çıkıldığında kredili satışlarda her ay gerilemenin olduğunu ifade eden Akçam şunlara değindi: “Bankaların kredi faizleri düştükçe konut satışları artacaktır. Çünkü kredi almadan nakit parayla ev sahibi olmak şu süreçte zor gözüküyor. Bizim de temennimiz faiz oranlarının eski seyrine dönmesinden yana. Ekonomistlerin tahmini tutarsa yakın zamanda Merkez Bankası faizi düşürecek. Merkez Bankası faizi düşürdükçe konut kredilerinin faiz oranları da düşecektir. İşte bundan dolayı konut almanın tam zamanı diyoruz” dedi.
KONUT, YATIRIM ARACI DEĞİL BARINMA ARACIDIR
Konutta alım tarafında ciddi azalma olduğuna değinen Akçam, en önemli neden olarak da bankaların faiz oranlarının yüksekliğine işaret etti.
Barınma ihtiyacının karşılanması adına nakit parası olan vatandaşlar için konut almanın tam zamanı olduğuna vurgu yapan Akçam, “Orta ve düşük gelire sahip vatandaşların konut almasının sağlanması amacıyla çalışmalar yapılmalı. Onlar için yeni projeler ve kampanyalar geliştirilmeli. Konutun yatırım aracı olarak kullanılmasından artık vaz geçilmelidir. Konut sadece barınmak için kullanılmalıdır” diye konuştu.
İnsanların barınma ihtiyacını karşılamak için kesin çözümlerin üretilmesi gerektiğine değinen Akçam, “Sahada denetimler sıkılaştırılmalıdır. Mışlı, mişli ucu açık kelimeler ile ne yazık ki çözüm üretilememektedir” dedi.
ÖZEL FİRMALARA İMALAT YÖNÜNDE TEŞVİK VERİLMELİ
Özel İnşaat firmalarının müşteri bulamadıkları zaman fiyatları düşürmek yerine kampanyalar ürettiklerini söyleyen Akçam sözlerine şöyle devam etti: “Özel firmaların kampanyaları da çok sürdürülebilir olamıyor. Eğer bu seyir devam ederse firmalar da üretime ara verebilir. Böyle olursa fiyatlar yine çıkabilir kanaatindeyiz. Oysa buradaki kar marjını düşünürsek özel firmalara imalat yönünde teşvik vermenin daha mantıklı olacağını düşünmekteyiz.”
Akçam, ikinci el konutun sirkülasyonunun çok olduğu ortamda sıfır konut tarafında da hareketin sağlanması için tüm paydaşların elini taşın altına sokması gerektiğini belirterek sözlerini sonlandırdı.