Muhammed Ali Yahşi
TÜİK verilerine de yansıyan hayvan varlığında ve süt üretimindeki düşüşün nedenini hayvan üreticileri ile konuşan Gürer, üreticinin 11 liraya sattığı 1 litre sütün, bazı marketlerde 40 lirayı kadar çıktığına dikkat çekerek, “Üretecinin kazanamadığı, tüketicinin de pahalıya ürün aldığı, anlaşılması zor bir dönemden geçiyoruz” dedi. Ve bu sürecin aynı zamanda raf satışında ürüne zam olarak yansıdığını belirtti. Gürer’e ile görüşen hayvan üreticisi Nadire Yaltı ise yem fiyatlar artışın hayvancılığı zorladığını ifade ederek “110 hayvanım için bir yıllık karma yem ihtiyacı 800 ton, yaklaşık 1 milyon 800 bin TL gerekiyor. Döneminde almazsak fiyat iki-üç kat artıyor. Daha bunun samanı var, süt yemi var. 50 kg süt yemi kalitelisi 500 TL yaklaştı. Ahır giderleri arttı. Destekler artması şart” diye konuştu.
“YEM FİYATLARINDAKİ ARTIŞ HAYVANCILIK SEKTÖRÜNÜ ZORA SOKUYOR”
Yem fiyatlarındaki aşırı artışın tüm hayvancılık yapanlarda olduğu gibi kendilerini de ciddi oranda mağdur ettiğini anlatan Nadire Yaltı, “Hayvanlarıma yılda 800 ton silajlı karma yem veriyorum. 1 milyon 800 bin lira tutuyor. Karma yem parasını ödemekte büyük zorluk çekiyoruz. Bunun haricinde günlük verdiğimiz yemler de var. 50 kiloluk süt yemi 500 liraya çıktı. Geçen yıl 120 lira olan diğer yem ise bugün 360 liraya yükseldi. Silajlı yemi 1 milyon 800 bin lira ödedik. Süt yemi, samana, yoncaya aydan aya zam geliyor. Her gün sağmal 50 ineğe 50’yer kiloluk 9 torba süt yemi veriyorum. Her torba 500 lira. Günlük süt yemi için yaklaşık 5 bin liralık yem veriyorum. Kendi yoncamızı ve samanımızı ürettiğimiz saman ve yoncayı dışarıdan almıyoruz” dedi. Hayvanların 12 ay kapalı ortamda kaldığı için sürekli yemle beslediklerini söyleyen Nadire Yaltı, “Günde 2 kez yem veriyoruz. Duruma göre günlük hayvan başına 20-35 kilo süt alıyoruz. Hayvana ne kadar yem verirsek o kadar süt alıyoruz. Hayvana ne kadar bakarsanız hayvan da size o kadar iyi bakar” diye konuştu.
“SÜTÜN FİYATI MAZOT VE YEMİ KARŞILAMIYOR”
Yem fiyatları artarken süt fiyatlarının yerinde saydığına işaret eden Nadire Yaltı, “Sütün litresini 11 liradan satıyoruz. Masraflara göre en az 15 lira olmalıydı. Süt fiyatının düşük olması, yem fiyatlarının ve diğer masrafların çok olması bizi sıkıntıya sokuyor. Aldığımız süt parası mazot ve yem parasını karşılamıyor” dedi.
“HAYVAN SATIP HAYVAN BESLİYORUZ”
Yem ve diğer masrafları karşılamak için erkek danaları satmak zorunda kaldığını anlatan Nadire Yaltı, “Maliyet artışlarından dolayı mağduriyet yaşıyoruz. Hayvanların bazılarını satmak zorunda kaldık. Hayvan satıp hayan besliyoruz” şeklinde konuştu.
“ULUSAL SÜT KONSEYİ HAKKIMIZI KORUMALI”
Ulusal Süt Konyesi’ne de çağrıda bulunan Nadire Yaltı,” Konsey üreticinin hakkını korumalı. Belirlenen fiyatlar, masrafların altında kalıyor. Süt fiyatlarına gelen zamlar ile girdi maliyet artışları aynı oranda değil. Ulusal süt konseyine sektörün içinde olanlar girmeli. Sektörü bilen konseyin içinde olması gerekir” ifadelerini kullandı.
“DEVLETTEN YETERLİ DESTEK ALAMIYORUZ”
Nadire Yaltı’nın 5 çocuğundan biri olan Şamma Yaltı İse ortaokulu bitirdikten sonra annesine ve diğer kardeşlerine yardım etmek için hayvancılık yapmaya başladığını belirterek, “ 7-8 yıldır bu sektörün içindeyim. Tatilimiz yok. Bayramımız seyranımız yok. Cumartesi Pazar dahil çalışıyoruz. Günün 24 saati hayvanlarla ilgilenmek zorundayız. Devletten yeterli destek alamıyoruz. Sütün fiyatının düşük olması, ileride sıkıntı yaratabilir” diye konuştu.
“FRANSA BİZDEN ÇOK SÜT ÜRETİYOR”
Gürer, yurtdışında hayvancılıkla uğraşanların süt veriminin fazla olduğuna dikkat çekerek, “Bizde süt ineği hayvan varlığı 6,5 milyon. Fransa’da ise 3,5 milyon. Ancak Fransa’da elde edilen süt verimi, bizden çok fazla. Çiğ süt fiyatı yıl boyunca aynı kalırken, süt ürünlerine neredeyse her hafta zam geliyor. TÜİK verilerine göre süt üretiminde de düşüş var. Daha da düşebilir” dedi.
“KIRSALDA HAYVANCILIK YAPANLARIN SAYISI ARTIRILMALI”
Yem ve mazot fiyatlarındaki artışın, Altunhisar’a örnek uygulamayla çiftçilik yapan Yaltı ailesini de olumsuz etkilediğini aktaran Gürer, “Yem ve mazot fiyatlarındaki artış onları da olumsuz etkiliyor. Mazotta ÖTV ve KDV kaldırılarak, onlara ve tüm hayvancılık yapanlara bir can suyu verilmeli. Yemlerini aldılar ama çok borçlandılar. Bu aile örnek olmalı ve kırsalda hayvancılık yapanların ve çiftçilik yapanların sayısı artmalı” ifadelerini kullandı.
“HAYVANCILIK YAPANLAR DESTEKLENMELİ”
Devletin tarımla, hayvancılıkla uğraşanlara teşvik edici destek vermesi gerektiğine işaret eden Gürer, “Hayvancılık yapanların sorunlarını giderecek tedbir alınmalı. Onların mutlu olması, kentteki insanın da mutlu olmasını sağlar. Burada maliyet düşerse, raftaki ürünün fiyatı da düşük olur. Eğer buradaki çiftçi mutlu olmazsa, çiftçi refahı sağlanmaz ise hayvan refahı sağlanmaz ise raftaki ürünün de fiyatı artar” şeklinde değerlendirmede bulundu.
“ÜRETİCİNİN 11 LİRAYA SATTIĞI SÜT MARKETTE 40 LİRA”
1 litre çiğ sütün 11 lira olduğunu ancak bazı marketlerde sütün fiyatının 40 lirayı bulduğunu anlatan Gürer, “Üreten kazanamıyor, vatandaş ise pahalıya ürün alıyor. Anlaşılmaz bir sürecin içine girdik. Sorunlar giderek büyüyor. Bu sorunların çözümü Cumhurbaşkanın, Tarım ve Orman Bakanlığının görevidir. Bunun yanı sıra mutlak surette işini iyi yapan, geliştiren ve kendini tarlaya, bağa, bahçeye, ahıra adayan insanlara sahip çıkılmalı” diye konuştu. Gürer, TÜİK verilerinde süt üretimi azalması yanında hayvan varlığında azalmanın da dikkate alınmasını istedi.
SIĞIR SAYISI SON 6 AYDA YÜZDE 2 AZALDI
TÜİK'in açıkladığı Tarım ve Orman Bakanlığı'nın araştırma ve bulgularına dayanan verilere göre büyükbaş hayvan kategorisinde, sığır sayısı Haziran sonu itibarıyla önceki altı aya göre yüzde 2 azaldı ve 16 milyon 521 bin başa, manda sayısı ise yüzde 2,9 azalarak 167 bin başa geriledi. Aynı şekilde küçükbaş hayvan kategorisinde, koyun sayısı aynı dönemlerde yüzde 4,7 azalarak 42 milyon 565 bin başa, keçi sayısı yüzde 7,5 azalarak 10 milyon 709 bin başa geriledi.