Bir önceki yazımızda 'korona etkisi' ile sarsılan küresel kapitalist sistem içinde yürütülen 'revizyon' tartışmasında iki farklı yaklaşımın ortaya çıktığını söylemiş ve eklemiştik:

'Sözünü ettiğimiz iki yaklaşımdan 'köktenci' olanı, mevcut küresel sistem içinde İkinci Dünya Savaşı ile 1970 petrol krizi arasında uygulanan 'Keynesci' yaklaşıma dönüş yönünde bir eğilimi temsil ediyor...

İkincisi ise 1980'lerde ABD Başkanlığı yapan Ronald Reagan döneminde rövanşı alan 'von Hayekci' yaklaşımı savunuyor...'

***

Salgının ekonomi üzerindeki etkilerine karşı takınılan bu iki farklı tutum, ülkemizde ekonomi biliminin en saygın temsilcilerinden biri olan Prof. Dr. Korkut Boratav tarafından da irdelendi...

Salgının kapitalizmin özündeki acımasızlığı ortaya çıkardığını belirten Boratav, 'Revizyon çağrıları: İki Örnek' başlıklı yazısında, İngiliz mali sermayesinin sözcülüğünü yapan Financial Times (FT) Editörlerinin 3 Nisan 2020 tarihinde yayınladıkları bir çağrıyı hatırlattı...

Çağrının başlığı, Davos toplantısından sonra yayınlanacak olan manifestonun içeriğini şimdiden haber verir gibiydi:

'Virüs, toplumsal sözleşmenin kırılganlığını ortaya koydu: Herkese yarayacak bir toplum oluşturmak için radikal reformlar gerekli.'...

Prof. Boratav, yazısında FT editörlerinin 'Büyük Ayarlama'larının II. Dünya Savaşından sonra kapitalist dünya ekonomisinin toparlanmasına yardımcı olan 'Keynesci' uygulamalarının yeniden gündeme getirilmesinin işaretlerini verdiğini savunarak şunları söyledi: 'FT Editörleri, sözü edilen kırılganlıkları vurguladıktan sonra Batı dünyası için 'herkese yarayacak bir toplumsal sözleşme' önermektedir. Örnek olarak II: Dünya Savaşı sonrasını gösteriyorlar.'

***

Boratav, yazımızın başında sözünü ettiğimiz 'köktenci' arayışı savunan manifestoyu imzalayanların da özü itibariyle FT editörlerinin savunduğu anlayışlardan farklı bir anlayış sergilemediklerini söyleyerek eleştirisini şöyle derinleştirdi:

'İkinci örnek de (FT gibi) 1945 sonrasını biçimlendiren düzenleme biçimine dönüş çağrısıdır. Özgün başlığı ile Emek: Demokratikleştirme, Meta Olmaktan Çıkarma ve Yeniden Düzenleme…

Metnin içeriğine bakınca da anti-kapitalist bir söylem değil, FT Editörleri'nin 'revizyon' çağrısı ile ortaklıklar gözleniyor: Kapitalist üretim/mülkiyet ilişkileri tartışılmamakta; refah devletinin 'Altın Çağ' döneminde geliştirilen (tam istihdam, sağlık hizmetlerinin 'metalaşmaması', işletme yönetimine emekçileri katılması gibi) ana öğelerine dönüş talep edilmektedir.'

***

Boratav'ın FT editörlerinin reform çağrısı ile ilgili söyledikleri, Davos'ta 2021 yılı başında toplanacak olan Dünya Ekonomik Forumu'nda (WEF) açıklanacak 'Büyük Ayarlama' (The Great Reset' projesinin içeriğine de ışık tutacak niteliktedir...

Yazarın hareket noktası ise 1980'den bu yana Çin'in başını çektiği bir kaç istisna dışında tüm dünya ekonomisine kılavuzluk eden neo-liberal doktrinin koronavirüs salgınının yarattığı hoşnutsuzluklar nedeniyle değiştirilemeyeceği gerçeğidir.

***

Boratav, yazısına bir gerçeği vurgulayarak devam ediyor...

'Bugünün egemen sınıfları, kapitalizmin neoliberal düzenleme biçiminin revizyonu önerilerine kapalıdır.'

Ve kanıt olarak 'reform' önerisinde bulunan FT editörlerinin vatanı İngiltere'de yaşananları örnek gösteriyor:

'Britanya finans sermayesinin sözcüsü olan FT Editörleri kimi kandırıyor? 3 Nisan 2020'de yayımladıkları 'refah devletine dönüş' çağrısından dört ay önce ülkelerinde seçim yapıldı. Jeremy Corbyn liderliğindeki İşçi Partisi, FT'nin sonraki çağrısı doğrultusunda bir programla seçime girdi. FT ise 25 Eylül 2019'te 'Jeremy Corbyn'in İşçi Partisi Britanya'yı yönetmeye ehil değildir' başlığı altında bir yazı yayımladı. Corbyn'in Aralık'taki seçim yenilgisini coşkuyla karşıladı. Daha sonra da İşçi Partisi'nin refah devletini savunan sol kanadının tasfiyesi kampanyasına aktif biçimde katıldı.'

(Devam edecek)