Hava sıcaklıkları 20 dereceyi aşınca ahalinin yüzüne de kan geldi.

Yaşam koşullarının ağırlığı yüzünden gülmeye hasret yüzlerde biraz kuşkulu da olsa belli belirsiz bir tebessüm oluştu.

Ağır yaşam koşullarında ayakta durmaya çalışan dar ve sabit gelirliler, ülke genelinde bahar havasının hakim olmaya başlamasıyla birlikte en azından önemli bir gider kaleminden, giyim-kuşam ve ısınma giderlerinden geçici de olsa kurtulacak olmaları nedeniyle soluklanma fırsatı buldu.

Bahardan esintiler sunan ılık hava Ankara’yı da etkisi altına aldı.

Daha ayın ortalarını görmeden yazlıkların istiflendiği sandıklara hücum başladı.

Baharın yüzünü göstermeye başlaması en çok da kışı soğuk odalarda titreyerek geçiren yoksul ailelerin yüzünü güldürdü.

Tabii emeklilerin de…

Bayram ikramiyeleri konusunda umduğunu bulamayan emekliler için erken bahar, adeta doğanın sunduğu bir hediye oldu.

Baharın gelişi yeniden doğuş gibi Ankara’ya taze bir soluk getirdi.

Solgun yüzler erken açan çiçeklere dönüştü.

Kente yeni bir hareketlilik geldi.

Soğuk havaların yerini ılımlı, hafif rüzgarlı günlere bırakmasıyla birlikte, sokaklar, caddeler ve parklar canlılık kazandı.

Parklar, bahçeler kasvet verici ıssızlıktan kurtulmaya başladı.

İnsanlar doğa ile buluştu.

Kuğulu Park, Seğmenler Parkı gibi kentin ünlü gezi alanları şimdiden yaza hasret insanlarla doldu.

Bahar havası bedenlere iyi geldi…

Moraller ise yine beklemede…