Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mehmet Balık, son açıklanan 'reform paketine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Balık, ' AKP iktidarı, tarihimizin en büyük ekonomik krizini ülkemize yaşatmaktadır. AKP iktidarı, geçmişte olduğu gibi bugünde krizin yükünü emekçilere 'reform paketi' olarak ödetmek istemektedir. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın açıkladığı 'reform paketi' işçi, memur, emekli, dar gelirli vatandaşı acı reçeteye mahkum edecektir.' dedi. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mehmet Balık, yaşanan krize dikkat çekerek şunları söyledi: 'Ülkede bir ekonomik kriz var ve üstü 'reform paketi' ile örtülemeyecek kadar büyüktür. Açıklanan paket işçilerin, emekçilerin yaşam şartlarını daha da kötüleştirecektir. Ekonomi paketi olarak açıklanan çıkış koşulları bu ülkenin yurttaşlarının sorunlarına deva olmayacaktır. Bu paket bankaları, sermayeyi ve yandaş iş adamlarını kurtarmak için yapılmıştır. Kamu emekçileri, emekliler, işçiler AKP iktidarının, reform ve dönüşüm politikalarının acı reçetelerini yakından bilmektedir. AKP iktidarı bütçe açıklarını, doğrudan ve dolaylı vergileri artırarak kapatma yoluna gitmektedir. Ancak ülkemizde her geçen gün sayıları artırılan vergi kalemleri emekçileri zorlamaktadır. Hükümetin oluşturduğu bütçe ve cari açığın bedeli de milyonlarca emekliye KDV ve ÖTV olarak dönmekte, çarşıda ve pazarda kendini göstermektedir.' Pakette kıdem tazminatına ilişkin açıklamaların da olduğuna vurgu yapan Balık, 'Açıklanan 'ekonomi paketinde' kıdem tazminatının bireysel emeklilik sistemi (BES) ile entegre edileceği ve bu doğrultuda kıdem tazminatının reform gerçekleştirileceği açıklandı. Çalışanların alın teriyle kazandıkları ücretlerinden kesilen paralarla oluşan kıdem tazminatı fonu bir kez daha reform paketi adı altında iş adamlarına ve sermayeye peşkeş çekilmek istenmektedir. Sermaye ve yandaş iş adamlarına sık sık çıkartılan vergi affı yasaları adaletsizliğe neden olmaktadır, açıklanan kurtarma paketleri de vatandaşları öfkelendirmektedir.' diye konuştu. İktidarı eleştiren Balık, şu ifadelerde bulundu: 'Toplumun tüm kesimlerini oluşturan emekçiler ve emek örgütleri, şüphesiz ki yeni paketlerin ve saldırıların tehdidi altında olmaya devam edecektir. AKP hükümeti son yıllarda milyonlarca emekçinin çalışma yaşamını kuralsızlaştırmakta, iş güvencelerini ortadan kaldırmak istemekte ve kıdem tazminatı hakkını hedefe koymaktadır. AKP iktidarını, ekonomi paketinden ve kıdem tazminatı hakkına göz dikmekten vazgeçmelidir. Ülkemizdeki ekonomik kriz yurttaşlar üzerinde artan bir hızla kendini hissettirmektedir. Krizin yükünü emekçilerin, çalışanların ve yoksulların sırtına yükleyenlerden ilk fırsatta hesap sorulacağını belirtiyoruz. Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak; ekonomi paketini kabul etmiyoruz, kıdem tazminatı hakkımızı reform adı altında sermayeye peşkeş çekilmesine karşı çıkıyoruz.'

KIDEM TAZMİNATI GASPINA İZİN VERMEYECEĞİZ!

DİSK'e bağlı Gıda-İş Genel Başkanı Seyit Aslan da açıklanan pakete ilişkin yaptığı açıklamada, 'Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın 10 Nisan 2019 günü yaptığı 'Yeni Ekonomik Program Yapısal Dönüşüm Adımları 2019' başlıklı açıklaması krizin giderek derinleşmekte olduğunun ve faturasını ise işçi ve emekçilere kesmenin itirafı olmuştur. 2018 yılında açıklanan Yeni Ekonomik Program (YEP)'in bir parçası ve daha detaylandırılmışı olan bu açıklama çok net ifadelerle söylersek, işçi ve emekçilere dönük yeni bir saldırıdır.' diye konuştu. Aslan, kıdem tazminatıyla ilgili açıklamaları da değerlendirerek, şunları söyledi: 'Bakanın açıklamasında 'kıdem tazminatı reformu'nun gerçekleştirilmesi ve kıdem tazminatı ile Bireysel Emeklilik Sistemi'nin entegre edilmesi planlanmaktadır. Bu açıklama kıdem tazminatının yok edilmesi, işçilerin kazanılmış hakkının elinden alınması anlamına gelmektedir. Bireysel Emeklilik Sigortası (BES) ile entegre edilecektir denmesi, başarırlarsa her iki fonun sermayenin yağmasına açılması demektir. Kıdem tazminatının fona devri demek, işçilerin başta iş güvencesi olmak üzere, emeklilik hakkının elinden alınması demektir. Zaten yükseltilen emeklilik yaşı ve prim günleri emekliliği imkansız hale getirirken, yeni durum tümden işçileri ve emekçileri sermaye karşısında savunmasız, örgütsüz ve vahşi çalışma koşullarının hakim olacağı bir sürece doğru götürecektir. Kıdem tazminatının fona devri ya da hangi ad altında olursa olsun gaspının, yeniden gündeme getirilmesi kabul edilemez. İktidarın bu güne kadar sermaye için yaptıkları göz önüne alındığında, kıdem tazminatı fonunun ne anlama geldiğini, nasıl kullanılacağını bilmek için kahin olmaya gerek yok.' Aslan, '1 Mayıs'a giderken tüm emek ve meslek örgütlerinin sermayenin kıdem tazminatı başta olmak üzere bu kapsamlı saldırılarına karşı birlikte davranarak, 1 Mayıs sürecinin içeriğine uygun, her yerde ortaklaştıkları güçlü ve kitlesel gösterilerle ortak tutum almalıdır. Hiçbir haklı neden, saldırılara karşı birliğin ve ortak tutumun önünde engel olmamalıdır. Kıdem tazminatına dönük saldırı karşısında işçi ve emekçiler üretimden gelen gücünü kullanarak saldırıya karşı koyacaktır. Kıdem tazminatı kırmızı çizgimizdir diyen tüm emek ve meslek örgütlerinin buna uygun davranmaya çağırıyoruz.' diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi