Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Genel Merkez'de düzenlenen basın toplantısında konuşan SES Eş Genel Başkanı İbrahim Kara, 'Öncelikle, 2019 Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bütçesi sosyal hizmet emekçilerini, sosyal hizmete, ihtiyaç duyan kesimleri, kadınları, çocukları, yaşlıları, engellileri, ayrımcılığa uğrayan tüm kesimleri, sosyal yardım ihtiyacı içinde olanları doğrudan ilgilendiriyor. Bakanlığın bütünü düşünüldüğünde ise tüm emekçilerin sorunlarını çözmekle yükümlü olduğu için bütün çalışanları ilgilendiriyor. Ancak ne bütçenin oluşumunda, ne görüşülmesi aşamasında bu kesimler ve örgütleri hiçbir sürece dahil edilmemektedir. Bu da Bütçe yapım, uygulama ve denetlenmesine katılımı ifade eden bütçe hakkının yok sayılması anlamına gelmektedir.' diye konuştu. İki Bakanlığın birleştiğini hatırlatan Kara, 'Yeni Bakanlığın bütçe teklifi, iki bakanlığın bir önceki yılki bütçe toplamının biraz üzerindedir; dikkat çekici, bir artış söz konusu değildir.' dedi. Bakanlığın bütçesinde çok önemli bir kalemin sosyal yardımlar oluşturduğunu aktaran Kara, 'Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü'nün bütçesi 2014 yılından itibaren yaklaşık yüzde 50 oranında artmıştır. 2019 yılı bütçe teklifinde de bu artma eğilimi devam etmektedir. Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü için 21.058.796.000 TL ayrılmıştır. Söz konusu artış, AKP'nin sosyal yardım politikası ile doğrudan ilişkilidir. AKP yıllardır yoksulluğu sürdürme, yoksullaştırılan emekçileri ise iktidara bağımlı hale getirme politikasının bir aracı olarak 'sosyal yardımlar'ı kullanmaktadır ve buna kuşkusuz devam edecektir. Bu artış da buna işarettir.' değerlendirmelerinde bulundu.

'BÜTÇE KADINA DEĞİL AİLEYE'

Kadınlara bütçe kadın için değil aile için olduğunu ifade eden Kara, şunları söyledi: 'Uzun süredir Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü etkisiz hale getirilmiştir. Bütçe uygulamaları da bu etkisizleştirme politikaları ile uyumlu olmuştur. Bakanlığın son açıklanan 2016 faaliyet raporuna göre (sonraki yıllar açıklanmadı) bütçesinin yalnızca 9.501.000 TL'si Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü'ne harcanmış. Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü'nün bütçesi 2014'ten bu yana giderek azalıyor. Bu gidişi değiştirecek bir bütçe planı 2019 bütçesinde de yoktur. Kadına yönelik şiddet ve cinayetler yakıcılığını devam ettirmekte; bakanlık politikalarının bu konudaki yetersizliği ise açık şekilde devam etmektedir.'

'ÇOCUĞA DA YER YOK'

'Bütçede çocuğa yer yok ' diyen Kara, sözlerine şöyle devam etti: 'Bugün çocuklar ihmal istismar başta olmak üzere çok ciddi sorunlarla ve hak ihlalleriyle karşı karşıyadır. Bakanlığın temel sorumluluğunda olan Çocuk Koruma Politikalarının son derece yetersiz olduğu, çocukları korumaktan ve şiddete uğramalarını önlemekten uzak olduğu ortada. Nasıl bir tablo içerisinde olduğumuz, geçtiğimiz günlerde ortaya çıkan ve Sendikamız tarafından da gündeme getirilen Sağlık bakanlığının denetim raporundaki verilerle ortaya konuluyor: bir yılda sadece bir hastaneye bin 260 gebe çocuk geliyor. Bu çocukların korunamadığı ve gebe kaldıkları bir ortamda acil daha kapsamlı planlara ihtiyaç varken, Hali hazırda bakanlığın genel politikasında önleyici bir politika bulunmamakta ve 2019 bütçesinde de bu konuda herhangi bir plandan bahsedilmemekte. Bütçede, çocukların her türlü ihmal ve istismardan korunması gerekliliğinin ifade edilmesinden öte bir şey yok. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı çocuk kuruluşlarının giderleri için 2019 yılında yaklaşık 960 milyon TL ödenek öngörülmüş, ev tipi kuruluşlarda bakım hizmetinin verildiği 'Çocuk Evleri'nin giderleri için ise 427 milyon TL ödenek ayrıldığı belirtilmiştir. Bu kuruluşlara ayrılan bütçe ile birlikte buralarda verilen hizmetlerin niteliğinden protokollerle çocukların geleceğinin dini vakıf ve cemaatlere devredilmesi gibi birçok problem sürüyor. Çocuk işçiliği de oldukça yaygın bir sorun. Türkiye'de çocuk işçi sayısı iki milyona yaklaşmış ve çalışan her 10 çocuktan 8'in kayıt dışı olarak çalışmakta olmasına rağmen ve bu konu Çalışma Bakanlığı ve Aile Bakanlığının ortak gündemi olmasına rağmen 2019 Bakanlık bütçesinde çocuk işçiliğine dair hiçbir vurgu olmaması oldukça vahimdir.'

Bütçe ile ilgili taleplerini sıralayan Kara, 'Bütçe halkın ve emekçilerin örgütleri aracılığı ile katılımı ile yapılmalıdır. Ayrı bir Kadın Bakanlığı ve Çocuk Bakanlığı kurulmalı; ayrı ve ihtiyacı karşılayacak bütçeleri olmalıdır. Sosyal hizmet alanlarındaki politikalar sorunları önlemeye odaklı, iktidarın siyasi ihtiyaçlarından arındırılmış, kapsamlı politikalar olmalıdır. Bu alanda yapılacak planlarda ekonomik tasarruf ya da kesinti düşünülmemeli, ihtiyaç neyse gerekli bütçe ayrılmalıdır. Sosyal yardımlarda bir bağımlılık ilişkisi yaratma ve rant-siyasi çıkar hedefi kaldırılmalıdır. Yardım alanların yardım kesilme tehdidi ile düşük maliyetli çalıştırılmalarına neden olacak uygulamalardan vazgeçilmelidir.' açıklamalarında bulundu.

Editör: Haber Merkezi