Sosyal medya platformu Human Movie Team, Kahramanmaraş merkezli depremlerde evleri ağır hasar gören veya yıkıldığı için aile albümlerini de kaybeden depremzedeler için sosyal sorumluluk projesi düzenledi.
Etnospor'un Dayanışma Obası'nda hayata geçirilen proje kapsamında, "Hatıran Yeter" yazılı fon perdenin önünde, aile üyeleriyle fotoğrafları çekilen depremzedelere çekimin ardından fotoğraflarının çıktısı alınarak hediye edildi.
Human Movie Team Koordinatörü Yönetmen Tülay Gökçimen, AA muhabirine deprem bölgelerindeki çalışmalarını anlattı.
Projeyi, depremde aile albümü enkazın altında kalmış, depremden sonrasında da fotoğraf çektirememiş depremzedeler için hoş bir anı bırakmak amacıyla düzenlediklerini söyledi.
Fotoğraf çekimi için "Hatıran Yeter" isimli bir köşe oluşturduklarını kaydeden Gökçimen, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Burada bu fotoğraf köşesine gelen vatandaşların fotoğraflarını çekiyoruz ve arkadaşlarımız burada fotoğrafların çıktısını alıp onlara teslim ediyor. Hem bugünün anısı olsun, hem depremden sonra ilk aile fotoğrafları kendilerinde bulusun. Baktıkça da güzel günleri hatırlasınlar diye böyle bir projeye başladık. Bu projeye diğer deprem bölgelerinde de devam edeceğiz."
Gökçimen, projeyi Yeryüzü Çocukları ve Etnospor'un desteğiyle geçekleştirdiklerini de vurguladı.
3 aylık bebeğinin ilk fotoğrafını gönüllüler çekti
Dayanışma Obası'nda kalan ve depremde evi ağır hasar alan Şeyda Özdemir ise deprem öncesi evlerinde 4 ay oturabildiklerini, 3 aylık bebeği Aybars'ın ilk fotoğrafının da bu proje kapsamında çekildiğini ve bundan büyük mutluluk duyduğunu ifade etti.
Oba'nın sakinlerinden depremzede Zeliha Çetinkaya da ailesiyle birlikte poz verdi.
Ailecek fotoğraf çektirebildikleri için mutlu olduğunu kaydeden Çetinkaya, "Yeniden aile fotoğrafına dokunabilmek çok güzel bir his." dedi.
Projenin depremzedeler için manevi anlamı olduğunu vurgulayan Çetinkaya sözlerini şöyle sürdürdü:
"Burada hiçbir şeye ihtiyacımız yok, gıda ve barınma gibi tüm ihtiyaçlarımız karşılanıyor. Allah devletimize zeval vermesin. Burada bizim ihtiyacımız olan sadece bir hal hatır sorulması, göz göze gelip muhabbet etmek, 'Nasılsınız? 'İyi misiniz?' sorusunu duymaya ihtiyacımız oluyor. Manevi anlamda desteğe ihtiyacımız vardı, bu proje bizi çok mutlu etti."