Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen '4'üncü Yargı Reformu Stratejisi Tanıtım Toplantısı'nda konuştu. Erdoğan, Yargı Reformu Stratejisi'nin hayırlı olması temennisinde bulundu. Erdoğan, her fırsatta hatırlattıkları gibi adaleti mülkün, yani devletin temeli olarak gören bir geleneğin mirasçıları olduklarını söyledi. Erdoğan, adalet sisteminin tüm unsurlarıyla güçlü, hızlı ve etkin bir şekilde işlemesinin, milletin her bir ferdini yakından ilgilendirdiğini vurgulayarak, "Hakim ve savcılarımız başta olmak üzere, adalet teşkilatımızın her bir mensubunun kılı kırk yaran bir titizlikle, yüksek bir vazife şuuruyla hareket etmesine bu bakımdan büyük önem veriyoruz. Adalet hizmetlerinin etkinliği kadar adaletin gecikmeksizin, vaktinde tecelli etmesinin de önemini her fırsatta vurguluyoruz" ifadelerini kullandı.
'ADİL YARGI SİSTEMİNE GEÇİŞ SAĞLANMIŞTIR'
Erdoğan, Türk milleti adına karar veren yargı makamının itibarına halel gelmemesi ve toplumun adalete olan inancının sarsılmamasının, kendileri için her türlü mülahazanın üzerinde olduğunu söyleyerek, "Göreve geldiğimiz 2002'den beri bu konuda gerçekten büyük hassasiyet gösterdik. Adliye binalarımızın, sunulan hizmetin mehabetine uygun hale getirilmesinden personel sayısına, mevzuattan dijitalleşmeye kadar geniş bir alanda çok sayıda adım attık. Yargının bağımsızlığı ilkesine, tarafsızlığı ilkesini de ekleyerek, hakim ve savcılarımızın görevlerini layıkıyla yerine getirebilmelerinin önünü açtık. Eski Türkiye'nin imtiyazlı çevreleri bunu halen hazmetmekte zorlansa da üstünlerin hukukunun egemen olduğu vesayetçi yapıdan hukukun üstünlüğünü referans alan adil bir yargı sistemine geçiş sağlanmıştır" dedi.
'PERVASIZ BİÇİMDE TEHDİT SAVURAMAZSINIZ'
Siyasi ve ideolojik kimlikleri ile ekonomik statüleri sebebiyle bazı insanların hukuk önünde ayrıcalıklara sahip olduğu günlerin artık geride kaldığını belirten Erdoğan, şöyle konuştu:
"Darbecileri alkışlayan yargı yerine darbecilerden millet adına hesap soran, mağdurların hak ve hukukunu savunan yargı pratiğinin yerleşmesini, Türk demokrasisi adına önemli bir kazanım olarak görüyoruz. Türk yargısının bu vasfını, inşallah gelecekte daha da güçlendireceğiz. Hangi yanlış algıdan kaynaklanırsa kaynaklansın, hukuk karşısında kendini dokunulmaz görenler, şu gerçeği er ya da geç kabullenecekler; hiç kimse hukukun üstünde değildir, layüsel değildir, imtiyazlı değildir. Suç işleyenler, suçta kibirlenenler, hukuka kastedenler, kim olursa olsun, yaptıklarının hesabını bağımsız Türk mahkemelerine vermek zorundadır. Dolayısıyla kanunun verdiği yetkiyle hukuksuzlukların peşine düşen yargı mensuplarını kimse tehdit edemez, mahkemeler üzerinde baskı kuramaz, yargı camiamıza parmak sallayamaz. Geçmişte yargı mensuplarını hain terör saldırılarında kaybetmiş bir ülke olarak, hakim ve savcılarımız ile ailelerinin hedef gösterilmesini asla tasvip etmiyoruz. Daha önce de ifade ettim; yargı kararlarını doğru bulur veya bulmazsınız. Hatta mahkeme kararlarını, gerekli nezaketi göstererek, eleştirebilirsiniz ama bu ülkenin ana muhalefet partisi de olsanız, çıkıp kameralar önünde hukuk insanlarına, hem de çok yakışıksız, çok pervasız biçimde tehdit savuramazsınız. Buna biz de izin vermeyiz, hedef haline getirilen yargımız da izin vermez. Devam eden yargı süreçleriyle ilgili herkesten sorumlu, sakin ve siyaseten dürüst bir tutum beklediğimizi bugün tekrar vurgulamak istiyorum."
'REFORM ÇALIŞMALARIMIZA İVME KAZANDIRDIK'
Bundan 15 sene önce ilk 'Yargı Reformu Stratejisi'ni 2009 yılında tamamlayarak, milletle paylaştıklarını anımsatan Erdoğan, "Hemen ardından 2015 ve 2019 yıllarında hazırladığımız 2 yeni Strateji Belgesi’yle reform çalışmalarımıza ivme kazandırdık. 3'üncü Yargı Reformu Stratejisi’nin uygulama dönemi, 2024 yılı itibarıyla sona erdi. Bugün, 2025-2029 dönemini kapsayan 4’üncü Yargı Reformu Strateji Belgesi’yle sizlerin ve aziz milletimizin huzurundayız" dedi.
Sürekliliğe dayanan bir anlayışla köklü kurumsal değişiklikleri hayata geçirdikleri Yargı Reformu Stratejilerinin, birbirini tamamlar nitelikte olduğunu kaydeden Erdoğan, "Yeni Reform Belgemiz, bugüne kadarki gelişmelerin değerlendirilmesi ve sistemin ihtiyaç duyduğu yeniliklerin belirlenmesi suretiyle oluşturulmuştur. Dolayısıyla bu belgemiz de az önce ifade ettiğim üzere, diğer Reform Belgelerimizin devamı ve tamamlayıcısı durumundadır. Yeni Yargı Reformu Stratejisi'yle adaletin etkinliğine ve yargı mekanizmalarının ihtiyaçlarına yönelik yeni politikaları belirledik" diye konuştu.
'YARGILAMALARIN ZAMANINDA TAMAMLANMASINI HEDEFLİYORUZ'
4'üncü Strateji Belgesi'nde 5 amaç, 4 hedef ve 264 faaliyetin yer aldığını belirten Erdoğan, "Yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığını daha da güçlendirmeyi, vatandaşlarımızın hukuki güvenliğini daha da kuvvetlendirmeyi, yargılamaların zamanında ve makul sürede tamamlanmasını, çözüm merkezli ve öngörülebilir bir adalet sistemi oluşturmayı, yargılama usullerini sadeleştirerek verimliliği artırmayı, yargıya ilişkin güven ve memnuniyeti daha da yükseltmeyi, onarıcı ve telafi edici adalet uygulamalarını yaygınlaştırmayı, ceza adaleti sisteminin etkinlik ve caydırıcılığını tahkim etmeyi ve adalet hizmetleri ile adli bilimlerde dijital dönüşümü hızlandırmayı hedefliyoruz" ifadelerini kullandı.