Ülkemizde afetlerden sonra yapılan müdahalelerle ilgili planlar yapılmış görünse de gerçekte istenilen etkinlikte uygulanmamaktadır. Toplum bireyleri ve ilgili görevlilerin afetler sırasında enkaz kaldırma, yaralı kurtarma, Ceset çıkarma gibi uygulamalar konusunda deneyimleri eksiktir. Diğer ülkelerde meydana gelen afetlerde ülkemiz yardımcı olurken sadece araç gereç malzeme göndermek yerine, uzman yardımı da yapmak ve bu gibi afetlerdeki çalışmalarda deneyim kazanması gereken anahtar personelin de katılması sağlanmalıdır.
Ülkemizde afetlerde çevre sağlığı ve diğer sağlık organizasyonlarında görev alması gereken halk sağlığı uzmanlarının yetiştirildiği bölümlerle afet planlaması ve organizasyonu yapan kuruluşlar arasında işbirliği yoktur. Ülkemize dışarıdan gelen toplu göçlerde göçmen kamplarının kurulması ve düzenlenmesi sırasında altyapı çalışmaları ile ilgili olarak üniversitelerin halk sağlığı bölümleriyle işbirliği yapılmaması hatadır. Söz konusu bölümler afetlerde kurtarma ve sağlık alt yapı düzenlemeleri konusunda eğitim yapmakta ve eleman yetiştirmektedir. Bütün bu durumlarda en yakın üniversitedeki halk sağlığı bölüm elemanlarının afet organizasyonu ve uygulamalarına katkısı sağlanmalıdır. Yurtdışına yapılacak afet yardımlarında bu bölümlerin uzmanlarının da görev alması zorunlu hale getirilmelidir. Belediyeler konuyla ilgili olarak yapacakları eğitim ve organizasyon çalışmalarında da etkin olarak yararlanmalıdırlar.
Afet öncesi planlamada, afet sonrası değerlendirme ve gerekli müdahalelerin yapılmasında çevre mühendislerinin teknik desteği çok büyük önem taşımaktadır. Söz konusu teknik desteklerin eksikliği afet zinciri denilen felaketleri yaratır. Afetlerden sonra afet boyutunda sorunlara yol açan salgın, zehirlenme vb. durumların ortaya çıkmasına afet zinciri denir.
İtfaiye personelinin kurtarma, ilkyardım vb.temel bilgileri yeterli değildir. Donanımları eksiktir. Değişik kaza ve afetlerde kurtarma çalışmaları sırasında özverili ve iyi niyetli bütün çalışmalara rağmen büyük bilimsel hatalar yaptıkları, kurtarırken zarar verebildikleri, kendi yaşamlarını da tehlikeye attıkları görülmektedir.
Afet işleri, Kızılay, üniversite halk sağlığı bölümleri, belediye itfaiye kuruluşları, sivil savunma dahil bir çok kuruluş birbirinden kopuk eğitim, planlama, uygulama standartları geliştirmekte, bu afetlerde organizasyon ve kurtarma çalışmalarının olumsuz etkilenmesinden ve zarar görmesinden başka bir sonuç vermemektedir.
Ülkemizde depremlerde deprem raporlarının sonradan uluslararası dergilerde yabancı uzmanlarca analiz edildiği görülmektedir. Bu analizleri yapacak bilimsel yeterlikte elemanlar üniversitelerimizin halk sağlığı bölümlerinde mevcuttur. Ancak söz konusu elemanların analiz için gerekli bilgilere ulaşması çok zor olmakta hatta engellenmekte, aynı bilgiler yabancı ülke uzmanlarına kolayca verilebilmektedir. Bu gibi analiz ve değerlendirmeler gelecekteki afet organizasyonlarında daha etkin olabilmenin tek koşuludur ve bu konuda uzmanlarımızın alan deneyimlerinin artmasını sağlayacak her türlü düzenleme yapılmalıdır.
Yabancı ülkelerdeki teknolojik afetler değerlendirilmeli (Çernobil, Bhopal) bunların eşdeğeri kuruluşlar dikkatli bir biçimde izlenmelidir.
Yabancı ülkelerdeki her afette mutlaka yardım ve teknik heyet gönderilmeli, bu konudaki tüm çalışmalarda gözlemci olarak katılmalarını sağlayacak bağlantılar kurulmalıdır.
