Fiyatların düşmesi ve esnafın ayakta kalması için Perakende Yasası’nın vakit kaybedilmeden değiştirilmesi gerektiğini belirten TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Perakende Yasası’nda yapılacak düzenlemelerin gecikmesi piyasada zincirlerin çoğalmasına, esnaf ve sanatkârların yani aktör sayısının azalmasına ve fiyat kontrolünün zorlaşmasına sebep oluyor. Bakanlıkların yaptıkları denetimler ve kontroller olsa da neticede 10-15 bini bulan mağaza sayısıyla mücadele etmek çok zor. Dolayısıyla alınan ekonomik tedbirler ve enflasyonu düşürme çalışmaları heder oluyor. Fiyatlarda vatandaş rahatladığını söylemek mümkün değil. Çünkü fiyat birlikteliği yapan büyük zincirler piyasayı belirliyor. Dolaysıyla rekabete edecek bakkalı, manavı kalmayınca piyasada tek hâkimiyet oluyor” dedi.
“ÜRÜNLERİ FİYATI VE GRAMAJI İLE DİKTE EDİYORLAR”
Perakende Yasası’nda yapılacak değişikliklerin bir an evvel hayata geçirilmesi ile fiyatların gerileyeceğini vurgulayan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Perakende Yasası’nda düzenleme olmadığı için zincir marketler ürünleri hem fiyatıyla hem de gramıyla vatandaşa dikte ediyor. Neticede esnafla ve aynı şekilde çiftçi ile alınan fiyatları mukayese ettiğinizde tarladan sofraya gelinceye kadarki fiyatları vatandaş çok iyi biliyor. Dolayısıyla aktör sayısı artıp adil bir rekabet ortamı oluştuğunda ve zincirlerin piyasa hakimiyetini ellerinde tutmasının önüne geçildiğinde fiyatlarda gerileme başlayacak. Perakende Yasası esnafın ayakta kalması için algılansa da aslında tüketiciyi koruma yasasıdır. Tüketiciyi başka türlü nasıl koruyacaksınız? Almış oldukları ürünlerin fiyatı normale bindiğinde ve rekabet olduğunda fiyatların gerilediğini göreceksiniz. Esnafla nasıl pazarlık ediyorsanız zincirlerde kasiyerle muhatap oluyorsunuz. Zincirler söylemde, broşürde, rafta ürünlerini ucuzluk algısı ile pazarlasa da zorunlu tüketim malları ve temel gıda ürünlerinde fiyat birlikteliği yapılıyor” şeklinde konuştu.
“415 MESLEK DALINI OLUMSUZ ETKİLİYORLAR”
Zincir marketlerin 415 meslek dalını olumsuz etkilediğini hatırlatan Palandöken,
“Yazın boya malzemeleri, deniz yatağı, okullar açıldığında kırtasiye ürünleri derken 415 mesleği ilgilendiren malları tek elden satmaya çalışıyorlar. Üstelik bununla da yetinmeyip cafe açıyorlar. Rekabet edecek kimsenin kalmasına tahammül edemiyorlar. Oysa bütün ürünleri ben satarım mantığı dünyada uygulanmayan bir sistem. Sabah akşam kapanma saatleri netleştirilmeli ve koşullanacakları alanlar belirlenmeli. Çalışan hakları için haftada bir gün Pazarları kapanmaları sağlanmalı. Pazar günü alışverişin en yoğun olduğu gün mantığıyla hareket ederseniz demek ki diğer ülkeler hep yanlış yapıyor. Dünyada ne yapılıyorsa bizde de o yapılmalı” diye konuştu.