Birleşik Kamu İş Görenleri Sendikaları Konfederasyonu (Birleşik Kamu-İş) Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in “kız okulları”na ilişkin bir televizyon kanalında yaptığı açıklamayı “Lâik eğitimin direği olan karma eğitim tartışmaya açılamaz!” başlıklı yazılı açıklamayla eleştirdi. Konfederasyon, Türkiye Cumhuriyeti’nde eğitimin yasalarda belirtildiği gibi karma olduğunu vurguladı. Seçimlerden sonra “gerici politika ve söylemlerin dozunun arttığını” savunan Birleşik Kamu-İş, son gelişme “Balkon konuşmasında ‘toplumun her kesimini kucaklama’ teriminin ne kadar içi boş olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur” dedi. Birleşik Kamu-İş, Konfederasyon’un Cumhuriyet’in ve bütün kazanımlarının savunucusu olduğunu vurguladı.
“BAKANIN GÖREVİ EMPATİ KURMAK MI YOKSA YASALARIN GEREĞİNİ YAPMAK MI”
Konfederasyon, iktidarın tarikatların tepkilerini “halkın talebi” olarak yansıttığını, Tekin’in ise “gerici yarışa katıldığını” iddia etti. “Kuşkusuz bu gerici kuşatma, sorgulayan nesillerin yaratılmasının tek aracı olan eğitim alanında daha da artmaktadır” diyen Birleşik Kamu-İş, Bakan Tekin’e şu soruları yöneltti:
· Laik bir cumhuriyet olan Türkiye’de eğitim, yasaların altını çizdiği üzere karma biçimde verilir. Bunu içine sindiremeyen bir bakan, bu sistemi korumak ve uygulamak görevlerini nasıl yerine getirecektir?
· ‘Kız çocuklarını okula göndermeyen aileler’ bakan ile irtibata geçiyorsa, zorunlu eğitim diye bir kavramın olduğu bir ülkede bakanın görevi empati kurmak mıdır yoksa yasaların gereğini yapmak mıdır?
· Halk böyle istiyor” illüzyonunun sonu nerededir? Yarın öbür gün tarikatlar toplu ulaşımı da harem selamlık yapmak isterse “halkın talebi” olarak mı karşılanacaktır? Mesela kadınların sokağa çıkma saatlerine kısıtlılık istense, Avrupa ülkelerinden bile daha önce kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilen bu Cumhuriyet’te kadınlar kısıtlanacak mıdır?
· Diyelim ki bu “kız okulları” açıldı, buradan mezun olacak kızlarımız iş hayatında erkeklerle çalışmayacak mıdır yoksa plan çalışma yaşamını da harem selamlık hale getirmektir?
Bakana sorduğu sorulara “Hayır” yanıtını veren Konfederasyon, açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Bilinsin ki bu gerici ajandaya karşı dimdik duracak bir halk vardır! Büyük önder Atatürk sayesinde prangalarından kurtulan, tebaa olmaktan sıyrılıp millet olabilen bu toprağın insanları kendilerine verilen en kıymetli emanet olan Cumhuriyet’e sonuna kadar sahip çıkacaktır”