Muhammed Ali YAHŞİ

Ekim ayı üretici ile market arasındaki fiyat değişimlerini, bu değişimlerin nedenlerini, narenciye sektöründe yaşanan sorunları, aylık ve yıllık girdi fiyatlarındaki değişimleri yaptığı basın açıklamasıyla değerlendiren Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, “Limondaki fiyat farkını yüzde 234 ile kuru soğan, yüzde 214,8 ile marul, yüzde 200,4 ile maydanoz, yüzde 197,8 ile kırmızı mercimek ve yüzde 191,4 ile elma takip etti’’ dedi.

Limonun 7,8 kat, kuru soğanın 3,3 kat, marulun 3,1 kat, maydanoz ve kırmızı mercimeğin 3 kat ve elmanın da 2,9 kat fazlaya satıldığını aktaran Bayraktar, ‘‘Üreticide 2 lira 10 kuruş olan limon 16 lira 44 kuruşa, 3 lira 94 kuruş olan kuru soğan 13 lira 16 kuruşa, 7 lira 71 kuruş olan marul 24 lira 28 kuruşa, 3 lira 61 kuruş olan maydanoz 10 lira 84 kuruşa, 17 lira 50 kuruş olan kırmızı mercimek 52 lira 11 kuruşa, 9 lira 50 kuruş olan elma 27 lira 68 kuruşa markette satıldı’’ ifadelerini kullandı.

‘‘MARKETTE FİYATI EN FAZLA ARTAN ÜRÜN DOMATES’’

Ekim ayında markette 37 ürünün 21’inde fiyat artışı, 16’sında fiyat azalışı görüldüğünü söyleyen Bayraktar, ‘‘Ekim ayında markette fiyatı en fazla artan ürün yüzde 37,4 ile domates oldu. Domatesteki fiyat artışını yüzde 23,7 ile kuru incir, yüzde 17 ile yeşil mercimek, yüzde 16,1 ile nohut, yüzde 13,9 ile kuru fasulye takip etti. Markette fiyatı en çok düşen ürün ise yüzde 26,3 ile ıspanak oldu. Ispanaktaki fiyat düşüşünü yüzde 21,4 ile fındık içi, yüzde 18 ile yeşil fasulye, yüzde 17,6 ile kuru soğan ve yüzde 15,9 ile limon izledi’’ diye konuştu.

‘‘ÜRETİCİDE LİMONUN FİYATI YÜZDE 52,9 AZALDI’’

Ekim ayında üreticide 29 ürünün 9’unda fiyat artışı olurken, 16’sında fiyat düşüşü görüldüğünü, 4 üründe ise fiyat değişimi olmadığını belirten Bayraktar, ‘‘Geçen ay üreticide 4 lira 46 kuruş olan limonun fiyatı yüzde 52,9 azalışla 2 lira 10 kuruşa düştü. Marketlerde ise 19 lira 55 kuruştan 16 lira 44 kuruşa düştü. Limondaki fiyat düşüşünü yüzde 49,8 ile ıspanak, yüzde 43,8 ile yeşil soğan, yüzde 27,5 ile yeşil fasulye ve yüzde 18,1 ile kuru soğan izledi. Üreticide en fazla fiyat artışı yüzde 71,2 ile domateste görüldü. Domatesteki fiyat artışını yüzde 20 ile kuru üzüm, yüzde 15,4 ile kabak, yüzde 9,2 ile elma ve yüzde 4,4 ile yeşil mercimek takip etti’’ dedi.

ARZIN ARTMASI FİYATLARA DÜŞÜŞ OLARAK YANSIDI

Limonda erkenci ürün mayer çeşidinin arzının artması limon fiyatlarında düşüşe yol açtığını söyleyen Bayraktar, yeşil soğan, ıspanak, yeşil fasulye arzındaki artışların bu ürünlerin fiyatlarına düşüş olarak yansıdığı ifade etti. Bayraktar, ‘‘Kuru soğanda üretimin yüksekliğinin yanında ihracatın tamamen açılmaması ürün fiyatına aşağı yönde baskı yaptı. Domates ve kabak üretiminde tarladan seraya geçiş, ürün fiyatlarının artmasına neden oldu. Kuru üzüm fiyatı ise arz düşüklüğünün yanında TARİŞ’in açıkladığı fiyatla birlikte yükseldi. Yeşil mercimekte arzdaki azalmanın yanında talep artışı fiyatı yükseltti. Elma da hasadın yeni başlaması nedeniyle arzdaki düşüş fiyatlara artış olarak yansıdı” diye konuştu.

‘‘FİYAT DÜŞÜKLÜĞÜNE KARŞI GEREKLİ TEDBİRLER ALINMALI’’

“Binbir emekle üretilen erkenci çeşit limonda fiyat düşüklüğü devam ederken, bu durumun diğer narenciye ürünlerinde de görülmemesi için gerekli tedbirler alınmalıdır’’ diyen Bayraktar, Geçen yıla göre limonda yaşanan fiyat düşüklüğünün daha az olmakla birlikte mandalinada da görüldüğünü aktardı. Üretim artışına rağmen, girdi fiyatlarının yükselmesiyle artan üretim maliyetlerinin çiftçileri zararına limon satar duruma getirdiğini de vurgulayan Bayraktar, ‘‘Çukurova bölgesinde erkenci çeşit limonda üretici fiyatları kilogram başına 50 kuruşa kadar düştü. İşçilik maliyetleri ve işçi bulunamaması nedeniyle ürünün dalında kalması, ağaçların kesilmesine neden oldu. Sökülmeye başlanan bahçe tesisi gibi önemli yatırımların ve kullanılan girdilerin birer milli servet olduğu ve israf olacağı düşünüldüğünde ürünün pazarlanabilmesi için gerekli şartlar sağlanmalıdır’’ diye konuştu.

Bayraktar alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı:

Devlet müdahale alımlarını yapmalı, tüccar ve sanayici de fiyat düşüklüğünü fırsata çevirmemelidir.

Kesilecek her bir ağaç artık yerine konulamayacak, bu üretim dalından gelir elde eden herkes mağdur olacaktır. İhracatçıya destek verilmeli, yeni alternatif pazarlar bulunmalı, üretimin iç ve dış pazar talebine göre kontrollü bir şekilde yapılması

sağlanmalıdır.

Tarım ve Orman Bakanlığı narenciye ürünlerindeki analiz ücretlerini düşürmeli, biyolojik ve biyoteknik mücadele desteklerini artırılmalıdır.

Kooperatifler ve Üretici Birlikleri özellikle pazarlama konusunda işlevsel hale getirilmelidir.

‘‘MAZOTTAN ALINAN VERGİ DÜŞÜRÜLMELİ’’

Geçtiğimiz aylarda artış gösteren gübre fiyatlarının Ekim ayında az da olsa bir düşüş yaşarken, geçen yıla göre fiyatlarda artış gösterdiğini belirten Bayraktar, ‘‘Kalite ve verimi artıran dolayısıyla gıda üretiminin ve üretici gelirinin artışını sağlayan gübre fiyatlarında istikrar sağlanmalı ve yıllar içinde çok düşük kalan gübre destek miktarı artırılmalıdır’’ dedi. Mazot fiyatının son bir ayda yüzde 5,1 azalırken, son bir yıla göre ise yüzde 45,9 oranında arttığını hatırlatan Bayraktar, ‘‘Tarımsal üretim faaliyetinin olmazsa olmazı mazot fiyatlarında istikrar sağlanması için üzerindeki vergiler düşürülmeli destekler artırılmalıdır. Besi yemi Ekim ayında Eylül ayına göre yüzde 1,7, süt yemi yüzde 0,9 azalırken, son bir yılda besi yemi yüzde 27,3 ve süt yemi yüzde 27,7 oranında arttı. Yem, elektrik zirai ilaç gibi girdiler de üreticiye makul fiyatlardan sağlanmalı ve tarımsal üretimde sürdürülebilirlik sağlanarak, üreticiyi ve tüketiciyi memnun edecek ürün fiyatlarına erişilmelidir’’ ifadelerini kullandı.

Editör: Ezgi Bardakçı