Bakan Koca, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, işitme kaybının erken dönemde belirlenmesi için yeni doğan tüm bebeklere ve ilkokul 1'inci sınıfa giden çocuklara işitme testleri yapıldığını ifade etti. Koca, "Her yıl 2 milyon evladımıza işitme tarama testi yapıyoruz. Ülkemizde yılda yaklaşık 1 milyon 100 bine yakın bebek doğuyor ve her bin bebekten 2-3'ü işitme kaybı ile dünyaya geliyor. Çocukluk döneminde geçirilen hastalıklar, kulak enfeksiyonları, kazalar ve kullanılan bazı ilaçlar nedeniyle bu oran geçici işitme kayıplarıyla birlikte yüzde 6'ya kadar çıkabiliyor. İşitme kaybını erken dönemde belirlemek için Ulusal İşitme Tarama Programları yürütüyoruz. Bu kapsamda yeni doğan tüm bebeklere ve ilkokul 1'inci sınıfa giden çocuklarımıza işitme tarama testleri yapıyoruz" dedi.
Yapılan testlerle işitme kaybı olan bebekler ve çocukların uygun tedavilere yönlendirildiğini belirten Koca, açıklamasının devamında şunları kaydetti:
"Tarama kapsamında bebek ve çocuklarımızın tümüne ulaşmayı hedefliyor, her yıl yaklaşık 2 milyon civarı tarama testi yapıyoruz. Ortalama yılda, 2 bin 500- 2 bin 800 yeni doğan bebeğimize işitme kaybı tanısı koyuyoruz. Taramada şüpheli tespit edilen bebekler, referans merkezi dediğimiz ileri tanı ve tedavi merkezlerine sevk ediliyor. İlkokul 1'inci sınıfa giden çocuklarımıza, belirlenen protokoller çerçevesinde, işitme taraması konusunda eğitimli sağlık personeli tarafından okullarda işitme taraması gerçekleştiriyor, sorun saptanan çocuklarımızı kulak burun boğaz uzmanlarımıza yönlendiriyoruz."
''ERKEN TANI, TEDAVİ VE REHABİLİTASYON' ANLAYIŞI İLE SAĞLIKLI BİR NESİL OLUŞTURMAK İSTİYORUZ'
İşitme kaybında erken teşhisin önemini vurgulayan Koca, "Dünya Sağlık Örgütü işitme kaybına yol açan faktörlerin yüzde 50′sinin önlenebilir olduğunu bildiriyor. Engellilikten korumak amacıyla yapılan sağlık taramaları erken tanı ve tedavi için kullanılan en iyi yöntemlerden biridir. Bu nedenle, çocukların yeni doğduğu dönemde ve okul çağında işitme taramalarından geçmesi son derece önemli. Sağlık Bakanlığı olarak bizim önceliğimiz, işitme kayıplarını erken dönemde saptayarak tedavi ve rehabilitasyonunu sağlamak ve bu yolla engelliliğin önüne geçmektir. Ülkemizde şu an itibarıyla kayıtlı 179 bin 867 işitme engelli kişi bulunuyor. Amacımız; 'erken tanı, tedavi ve rehabilitasyon' anlayışı ile çocuklarımızın yaş ve zekaca yaşıtları olan sağlıklı çocuklarla eşit koşullarda yaşamlarını sürdürebilmelerini sağlamak ve sağlıklı bir nesil oluşturabilmektir. 18-24 Eylül Uluslararası İşitme Engelliler Haftasındayız. İşitme engelli çocuklarımız ve yetişkinler için daha da duyarlı olalım ve bununla birlikte, engeli olmayan kişilerdeki işitme kayıplarının artma eğiliminde olduğunu unutmadan, tedaviye başvuralım" şeklinde konuştu.